Korona Virüsünün Psikolojik Etkileri

Korona Virüsünün Psikolojik Etkileri

Korona virüs dendi evden çıkılmaması gerektiği söylendi. Hepimiz mümkün olduğunca bu kurallara uymaya çalışıyoruz. Evde kalabilenler başka sıkıntılar ile uğraşırken dışarı çıkanlar, çıkmak zorunda kalanlar da sürekli el dezenfekte etmekten ve yanlarına yaklaşan her kişiyi potansiyel hasta olarak görmekten psikolojik olarak ciddi bir yıpranmışlık ile karşı karşıyalar.

Hepimiz söylenildiği gibi maske ile dolaşıyoruz evde bile olsak sık sık ellerimizi yıkıyoruz ve çocuklarımıza bile yaklaşmıyor öpmüyoruz. Aynı evin içerisinde yaklaşmadan yaşamaya çalışıyoruz. Her akşam hasta gibi her sabah hasta gibi bir psikoloji ile yaşıyoruz.

Fiziksel sağlığımız için diyet listeleri, evde yapılacak egzersiz programları internette gezerken peki ya psikolojik yan etkileri henüz hiç konuşulmuyor.

Oysa ki ruh sağlığı korunmadan fiziksel sağlığı korumanın çok mümkün olmadığını biliyoruz artık hepimiz.

Ruh sağlığımızı bozan bu süreçte galiba en önemlisi sürecin belirli olmaması. Bu kısıtlanma durumunun ne zaman sona ereceği hakkında kimsenin bilgi sahibi olmaması hepimizin aklında her sabah olan soru bu karantina ne zaman biter.

Bir çoğumuzun işlerinin bu süreçten etkilenmiş olması diğerlerinin de iş süreçlerinin belirsiz olması psikolojik olarak bizleri sıkıntıya sokan konulardan bir diğeri. Bize ve sevdiklerimize zarar gelme ihtimali bu süreçte bizi ruhsal olarak çökerten en önemli faktörlerden birisi.

Tüm bu durumlar genetik olarak ruhsal bozukluk hikayesi bulunanları ya da daha önceden ruhsal bozukluk adına tedavi gören kişilerin daha fazla risk taşımasını ortaya çıkarmaktadır.

Obsesif kompulsif bozukluğu olanların tedavi olmuş olsalar bile bu süreçte hastalıklarının tekrarlamasına neden olabileceğini belirtiyor uzmanlar. Bunun yanında aile hikayelerinde bu hastalığa sahip olanlarında yine risk altında olduğunu söylüyorlar.

Bunun yanında kaygı bozukluğu ve depresyon en sık görünen ruhsal bozuklukların arasında yer almaktadır.

Peki tüm bu tespitlerden sonra ruhsal olarak kendimizi korumak adına neler yapabiliriz;

*Bilgi kaynaklarını elemek ve kendi adımıza doğru bulduğumuz bir ya da iki haber kaynağını günde bir ya da iki kez takip edebiliriz.

*Bunun yanında korunma yöntemlerinden biri olan el yıkama sürecini kontrolsüz hale getirmekten kaçınmalı özellikle çocuklarımızı sürekli uyarmaktan vazgeçmeliyiz. En önemli kural olan ve aslında normal hayatımızda da uymamız gereken kural olan yemeklerden önce el yıkama alışkanlığını gündemde tutmayı ve ellerimiz ile yüz bölgemizde her hangi bir yere dokunmama halinde virüs bulaşma ihtimalini ortadan kaldırdığımız unutmamalıyız.

*Daha önceden yapmaktan keyif aldığınız şeyleri not almak ve gün içerisinde bunları mümkün olduğunca yapmak ve akşam bunları yapıp yapmama durumunuz ile yüzleşmek en güzel yöntemlerden biri. Belki açık havada yürümek, piknik yapmaktı en keyif aldığınız şeyler bu durumda alternatif olarak araba ile gezinti ya da ev aktiviteleri ile ikame çözümler bulmaya çalışılabilir.

*Belki arkadaşlarınız ya da aile yakınlarınız ile mutlaka iletişimde olmak ve eski güzel günlerden bahsetmek bir miktar gelecekte yapma ihtimaliniz için sizi ayakta tutacaktır. Gelecek ile plan yapmayı asla bırakmamak iyi bir çözüm olacaktır.

*İş yoğunluğundan aile fertleri ile yapamadığınız rahat zaman kısıtlaması olmadan yapacağınız sohbetler oyunlar bu dönemin kazanımı olarak görebileceğiniz durumlar olabilir.

Unutmayın içinde bulunduğunuz durumu yönetmek ve bu durumu lehinize çevirmek ve bu süreçten farklı kazanımlar ile çıkmak sizin elinizde.

Şimdi ayağa kalkmak için doğru zaman unutmayın ve ruhunuza sahip çıkın.